Sizlere daha iyi bir alışveriş deneyimi sunabilmek icin sitemizde çerez konumlandırmaktayız, kullanmaya devam ettiğinizde çerezler ile toplanan kişisel verileriniz Veri Politikamız / Bilgilendirmelerimizde belirtilen amaçlar ve yöntemlerle mevzuatına uygun olarak kullanılacaktır.

Dahiliye

İç Hastalıkları Semiyoloji Klinik Ayırıcı Tanı Daha büyük görüntüle

İç Hastalıkları Semiyoloji Klinik Ayırıcı Tanı

9786258103090

İstanbul Tıp Kitabevleri

1 760,00 TL


KDV Hariç: 1 760,00 TL

İnsan sağlığını koruma ve iyileştirmeyi hedefleyen Tıp Bilimi, teorik bilgi birikimini artırmayı, gözlemlerde
bulunmayı ve pratik yapmayı gerektirir. Tıp bilimi ile uğraşan herkes yüksek düzeyde sorumluluğa sahip ol-
malıdır. Öte yandan; tıpçıların insanı sevmeleri, özveri ile bıkmadan usanmadan çalışmaları, gözlemlerde bu-
lunmaları, deneyimlerini arttırmaları ve bu kazanımlarını paylaşmak zorunluluğu ve sorumlulukları vardır.
Bir hekimin sadece bilgili olması yetmez, ilgili de olmak zorundadır. Öğrencisinden uzmanına, tüm tıpçıların
bilgilerini artırmaları ve gelişmeleri izleme zorunlulukları vardır. Günümüzde kitap, dergi vb. her türlü tıbbi
kaynağa ulaşımın kolaylaşmış olduğunu görmek bu açıdan mutluluk vericidir.
Semiyoloji tıbbın temeli ve olmazsa olmazıdır. Semiyoloji alanında pek çok yerli-yabancı değerli kitaplar
bulunmasına rağmen, klinik değerlendirme ile öyküden sağlanan subjektif belirtilerin, fizik muayene ile sapta-
nan objektif bulguların ve bu belirti-bulguların harmanlanması ile yapılacak iyi bir ‘’Klinik Ayırıcı Tanı’’ kita-
bına ihtiyaç olduğu kanaatine varılmıştır. Hastaların rahatsızlığını anlatmasına izin vererek ve iyi bir sorgula-
yıcı irdelemeyle alınan öykünün hastalıkların %70-75’inin tanısının konulabileceği, dikkatli ve bilinçli bir fizik
muayene ile bu oranın %80-90’lara çıkabileceği bilinen bir gerçektir. Tanıyı destekleyici laboratuvar ve diğer
detaylı teknolojik yöntemlerin tek başlarına kesin tanıyı koymaktan ziyade, klinikle sağlanan ön tanıyı dışla-
ma veya doğrulama olanağı sağladığı unutulmamalıdır. Son derece ucuz, ancak güçlü bir tanı aracı olan klinik
değerlendirme yöntemi ile ön tanının akıl filtresinden geçirilmesi, gereksiz testlerin yapılmasına ve maliyet
artışına yol açmadan, doğru laboratuvar ve teknolojik yöntemlerin kullanılması ve dolayısıyla kısa yoldan kesin
tanıya ulaşmak tıpçıların modern yaklaşımı olmalıdır.
Hipokrat ile başlayan klinik değerlendirmeyi takiben; 1816’da René Laënnec’ın stetoskopu keşfi , 1895’de
Wilhelm Conrad Roentgein’in X ışınlarını tıpta kullanması ve aynı yıl Willem Einthoven’ın elektrokardiografi-
yi hizmete sunması, daha sonraları ultrasonografik, bilgisayarlı tomografik, magnetik rezonanslı cihazların ve
ayrıca gelişmiş patolojik ve laboratuvar incelemelerin devreye girmesi ile tıp bilimi süreğen bir evrim sürecin-
den geçmiştir. Bunca gelişmiş teknolojiye rağmen, elde edilen verilerin sağlıklı analiz ve sentezi halen en ideal
olarak, bilgisayarlar veya yapay zeka tarafından değil, iyi bir klinik değerlendirme yetisine sahip hekim tara-
fından yapılabilmektedir. Özetle en iyi tanı aracı gelişmiş bilgisayarlı teknolojiler değil, iyi eğitilmiş hekimlerin
beyinlerindeki gri hücreler olduğunu unutmamamız gerekir. “Hekimin muhtaç olduğu kudret kafatasındaki gri
hücrelerde mevcuttur” denilse yanlış olmayacağı kanaatindeyim. Göğüs ağrısı ile acile başvuran Zona Zoster
veya fibrinöz perikardit hastalarının kesin tanılarının hiçbir teknolojik cihazla (ekokardiografi, koroner anji-
ografi, bilgisayarlı tomografi vb.) konmasının mümkün olmadığını, sadece iyi bir klinik değerlendirmenin tanı
için yeterli olduğunu hatırlamak gibi…
Tıp öğrencilerinin, her branştaki araştırma görevlilerinin ve uzmanların yaralanabileceğine inandığımız,
tüm tıbbı kapsayan, öyküden sağlanan subjektif belirtiler ve fizik muayene ile saptanan objektif bulguların
ayırıcı tanıları ile zenginleştirilmiş böyle bir eserin deneyimli kadrolarla hazırlanmasının ülkemiz tıbbına katkı
sağlayabileceği kanaati ile yola çıkılmıştır. Kitabımızda erişkinlerde tüm klasik sistemlerin muayene ve irde-
lenmesine ile birlikte ; geriatrik, acile başvuran, ağrılı ve anesteziye hazırlanan hasta grupları ile asemptomatik
bireylerin klinik değerlendirmesi gibi bazı özel durumlar dahil edilmiştir.
Bizlerin eğitimlerinde emeği geçen tüm hocalarımıza minnetlerimizi sunarken, bu eserin hazırlanmasında
emeği geçen herkese sonsuz saygı ve sevgilerimle şükranlarımı sunarım
Prof. Dr. Mustafa DEMİRTAŞ
İç Hastalıkları ve Kalp-Damar Hastalıkları Uzmanı
Çukurova Üniversitesi Tıp fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
2022, ADANA

ISBN9786258103090
Basım Yılı2022
Sayfa Sayısı1083
Yazar(lar)MUSTAFA DEMİRTAŞ

Yorum Yaz

İç Hastalıkları Semiyoloji Klinik Ayırıcı Tanı

İç Hastalıkları Semiyoloji Klinik Ayırıcı Tanı

Yorum Yaz